Duygu Arinç olarak da bilinen Dallala (Dallale) Nitro, 22 yaşında Hamburg’lu bir hukuk öğrencisidir.
Kendisi Devrimci Süryani’ler’ in bir aktivistçisidir ve süryani halk meclisinde gazetecilik yapmaktadır. 22 Temmuz 2019’dan beri herhangi bir yaşam belirtisi yoktur.
Aynı gün memleketi Mardin’i (Şırnak) ziyaret etmeye gitmişti, fakat Mardin’e hiç varmadı. İstanbul Havalimanı’nda izleri kayboldu. O gün, sosyal medya hesapları silindi ve iletişim cihazları kapatıldı.
Süryani Halk Meclisi çok dilde çağrılar yayınladıktan sonra bir tanık ulaştı. Tanık, 29 Haziran 2019’da bir Türk polisi ve bilinmeyen birinin eşlik ettiği Dallala’yı İstanbul Havalimanı’nda gördüğünü söyledi.
20 Ağustos 2019 tarihinde tekrardan Türkiye’den ayrı bir tanık Süryani Halk Meclisi ile iletişime geçti. Kendisi sol bir siber-hareketiyle iletişimde olduğunu söyledi ve halk meclisinin arama kampanyası-Dallala aracılığıyla sorun’un ilgisini çektiğini bildirdi.
Siber-Hareketine Dallala’yı araştırmalarını rica etti. Araştırmaların sonuçları Süryani Halk Meclisine ulaştırılmıştır:
Süryani Devrimcilerden olduğu için ve Süryani halk meclisinde gazetecilik yaptığı için Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) tarafından kaçırılmıştır.
Ardından gizli bir yere götürüp kendisini sorguya çekip işkence yapmışlardır. Şu an ki konaklama ve sağlık durumu belli değildir. Türkiye’de, Süryani Halk Meclisinin sosyal medya hesapları, Ankara Ceza mahkemesinden dolayı 16.07.2019dan beri kapalı ve yasaklıdır.
Bu aslında, Dallala kaçırılmadan bir ay önce, Süryani Halk Meclisi basının terör basını olarak görülmesinin anlamına gelir.
Avrupa’da olan Süryani Halk Meclisi, AKP faşist Türk hükümetini, Süryani devrimci aktivistçisini ve gazetecisini Dallala Nitro’yu derhal serbest bırakılmasını,
Süryani Halk Meclisi’ne olan yasağın kaldırılmasını,
Süryanice keşiş Aho Bilecen’e karşı “terör” suçlamasıyla açılan ceza davasının durdurulmasını,
Mor Gabriel’in Süryani manastırına karşı baskıların sona ermesini, Süryani rahip Remzi Diril’in kontrgerilla tarafından katledilen annesini ve babasını vermelerini,
Süryani piskoposlar Pavlos Yazigi ve Johanna İbrahim’i kaçıran istihbarat ajanı ve savaş suçlusu Ebu Banat hakkında tam bir soruşturma olmasını ve 1915’te Süryani soykırımının tanınması ve Suriye ve Irak’ta Türk ordusu, faşist milisler tarafından Süryani halkına karşı yapılan katliamların sona erdirilmesini talep ediyoruz!